Image
Yükleniyor
Image

İda’nın Düşünden Hayata….

Image

Merhaba, sergime hoşgeldiniz.

Duydum ki adıma bir sergi açmaya karar vermişler. Tabi önce şaşırdım, çünkü ben kendimi hep bir Zeytin ağacı olarak gördüm; aşağı yukarı 1200 sene evvel topraktan yeşermiş, gelişmiş, yaşamaya devam eden yalnızca bir zeytin ağacı...

Fakat sonradan anladım, ben, aslında çok değerliymişim. Torlak çiftliğinde geçen son 4 yılım bu büyük cüsseme, mutlak değerimin ne olduğunu hissettirdi.

Fakat sonradan anladım, ben, aslında çok değerliymişim. Torlak çiftliğinde geçen son 4 yılım bu büyük cüsseme, mutlak değerimin ne olduğunu hissettirdi.

Ben, budaklı, girintili çıkıntılı, iri yapımın toprağa tutunan kökleri altında gerçekte bir yolun rehberiyim; doğumu, doğurganlığı, zorlukları, güçlüklere rağmen ayakta kalma mücadelesini, varoluşu simgeliyorum. Ben, bu kaba görüntümün ardında görebilenler için bir hayat felsefesiyim; emekle üretmeyi, üretirken çoğalmayı, çoğalırken paylaşmayı, paylaşırken büyümeyi, büyürken adaletli olmayı temsil ediyorum. Hayata tutunduğum bu çiftlik, iyi ki bana İda adını verdi. Ormanların ölümsüzüyken artık insanların ilham kaynağı oldum. Sergimden ayrılırken sizin bana bakışınız da çok farklı olacak. Asırlar boyu bir ağaç olarak sevilirken, şimdi hayatlara dokunan manevi bir güç olarak size görüneceğim. İda adında bilge bir Zeytin ağacı olmanın büyük gururunu yaşıyorum.

Devamını Oku Sergi Açılışı
Image

Neden Bu Sergi?

Merhaba Sevgili Sanatsever,

Bu satırları yazmak için ilk taslağı ellerimde tutmam gerekti. O ilk heyecanla sesleniyorum şimdi size.

Fikrimin doğması anıt ağacımızın toprağımızla buluştuğu günden itibaren bize yaşattığı duygulardır. Kazdağları’ndan yol yapımı için sökülmüş, 1200 yaşından büyük bir yaşamın izleri. Hayata tutunması, yeniden doğması, tevazuyu, sabrı, bilgeliği… Yanından her geçişimizde içimizde yarattığı hürmet duygusu. Sessizliğin gücü. Kadınların üretken enerjisi…

Bu sergi işte bu ağacımız onuruna yapıldı. Yolu bir şekilde İDA ile kesişen çok değerli sanatçı dostlarımın katılımıyla gerçeğe dönüştü. Telefonda davetimi ilettiğimde benden daha fazla heyecanlanan değerli kadınlar…

Belki geleneksel hale gelir, kim bilir yol bizi nereye taşıyacak? Yolda neler öğreneceğiz? Birbirimize neler katacağız!

Taştan seramiğe, camdan gümüşe, yağlı boyadan porselene, fotoğraftan altına doğanın malzemeleri, kadın eli, ruhla şekillenmiş eserleri sizlerle buluşturmaktan gurur duyuyorum.

Emeği geçen her bir kişiye sonsuz teşekkürlerimle,

Armağan Portakal
Blend1601 & Torlak Çiftliği

Image